×
Burada yer alan yatırım bilgi, yorum ve tavsiyeleri yatırım danışmanlığı kapsamında değildir. Yatırım danışmanlığı hizmeti, yetkili kuruluşlar tarafından kişilerin risk ve getiri tercihleri dikkate alınarak kişiye özel sunulmaktadır. Burada yer alan yorum ve tavsiyeler ise genel niteliktedir. Bu tavsiyeler mali durumunuz ile risk ve getiri tercihlerinize uygun olmayabilir. Bu nedenle, sadece burada yer alan bilgilere dayanılarak yatırım kararı verilmesi beklentilerinize uygun sonuçlar doğurmayabilir.

FORGOT YOUR DETAILS?

CREATE ACCOUNT

ALİ ÖNCÜ tarafında bu yazı ne kadar dikkatli olunması gerektiğinin en önemli kanıtıdır..

 

Ayşe teyzenin hayallerini yıkan Ran Lojistik'in halka arzı Ekim 2009 da gerçekleşti.

 

Yüzde 25,2 hissesini halka açan şirket, reklamlarda uluslar arası taşımacılık faaliyetlerini ön plana çıkartıyordu.

Mayıs 2008 yılında yapılan Türk Telekom'un halka arzından 18 ay sonra borsada ilk olarak Ran Lojistik'in halka arzı gerçekleşti.,

Hisselere 49 saniyede 9 milyon liranın üzerinde talep geldi.

İlerleyen dakikalarla birlikte talep 21 milyon liraya, arzın 2-3 katı büyüklüğüne yükseldi.

Ran Lojistik Yönetim Kurulu Başkanı Ramiz Benli halka arza olan aşırı talebi beklediklerini ifade edip;

-Yatırımcılarımızı mutlu etmek için elimizden geleni yapacağız.

-Yatırımcının bize gösterdiği ilgiyi en iyi şekilde cevap vereceğiz." dedi.

Ran Lojistik, 1990 yılında lojistik sektöründe uluslararası karayolu taşımacılığı ile faaliyete başladı.

Entegre bir lojistik hizmeti sağlayabilmek için 1995 yılında Samandıra'daki tesislere geçti ve depolama alanında faaliyet gösterebilmek amacıyla, Almanya'da bulunan Deutsche Transport Compagnie (DTC) ile işbirliğine gitti.

2006'da üç merkezde toplam 21 bin 300 metrekare kullanım alanında, toplamda 41 bin metrekare kiralanabilir alan antrepo ve depo olarak müşterilerin hizmet vermeye başladı.

2007 yılında ise DTC (Taşımacılık ve Ticareti )satın alan şirket halka arz döneminde,

ABD ve AB ülkeleri başta olmak üzere Geodis, Gebrüder Weiss ve DTC gibi lojistik gruplarının da aralarında bulunduğu 20'den fazla ülkedeki acenteleri ve 178 çalışanıyla Arçelik, Siemens, Arçelik-LG, Nokia, Valliant, Turkcell, Evyap, Paşabahçe başta birçok müşteriye hizmet verdiğini açıklamıştı.

Ayşe Teyze, gazetelerde Ramiz Benli'nin

- Yüksek kârlılık bekliyoruz, bu karı yatırımcılarla paylaşmak istiyoruz. Temettü veren bir şirket olacağız, çünkü antrepo yatırımlarının kâr marjı yüzde 50'ler civarında." sözüne çok takılmıştı.

- Dünyayı taşıyan şirket, çok para kazanır, bana da kazandırır, diye düşünen Ayşe teyze halka arza katılıp hisse almıştı.

Ran Lojistik halka arz edilirken piyasa değeri; 40,7 milyon lira olarak belirlenmişti.

Bu değerleme üzerinden halka arzdan şirketin kasasına 10,3 milyon lira girdi.

Yani; kaba tabirle kasası doldu.

Buna göre hisselerin yukarı yönlü hareket etmesi gerekiyordu.

Öyle de oldu.

İlk işlem gününde hisse senedi tavan fiyattan, 3.16 liradan işlem gördü.

Bu hareket çok sürmedi.

Tavan çözüldü.

Hisseler aşağı yönlü seyir izlemeye başladı.

Çünkü patronlar hisse satmak için fırsat kolluyor, tahtaya alıcı gelmesini bekliyorlardı.

Şirketinin çok değerli olduğunu her fırsatta savunan Ran Lojistik Yönetim Kurul Başkanı Ramiz Benli, 22 Mayıs-18 Temmuz tarihleri arasında elindeki hisseleri borsada sattı.

Mayıs 2011 tarihinde hisseler 1.12 liraya geriledi.

7 Eylülde ise hisselerin fiyatı 0.55 liraya düşüp, şirketin piyasa değeri de 10 milyon liranın altına geriledi.

Halka arzdan kasasına 10,3 milyon lira giren şirketin piyasa değerinin 10 milyon liranın altına gerilemesinin sözlük anlamı; yatırımcıların bir defa daha kaz gibi görüldüğüdür.

Ayşe teyze her yıl temettü geliri elde etmek için Ran Lojistik hisselerini aldı.

Bırakın temettü almayı, parası kuşa döndü.

Şirket taşıma işlerinden kar edemeyince faaliyetlerini durdurdu.

Ancak, faaliyetlerini durdurmadan önce patron tüm hisselerini yatırımcılara sattı.

Nasıl mı?

2009'da 40,7 milyon liralık piyasa değerle halka açılan şirkette ,Benli'nin payı yüzde 62,09'a indi.

23 Mart ve 22 Haziran 2010'daki satışlarla payı yüzde 25'e geriledi.

Nisan 2012'de şirketin yüzde 30,24'ünün VBG Holding'e satışı için sözleşme imzalayan Benli'nin payı yüzde 13,1'e indi.

15 Mayıs 2012'de satış sözleşmesi iptal edildi. Benli'nin payı tekrar yüzde 25'e çıktı.

22 Mayıs ve 16 Temmuz'daki satışlarla payını yüzde 1,45'e çekti.

Benli; 31 Ağustos'ta taşımacılık faaliyetlerinden kâr edilemediği için yeniden yapılanma kararı alındığı açıkladı.

4 Eylül'de şirket gelirinin yüzde 80'ini elde ettiği yurtdışı taşımacılık faaliyetlerini durdurdu.

7 Eylül'de şirketin değeri 11,2 milyon liraya indi.

Ve sonunda Ran Lojistik gözaltı pazarına alındı.

Senet değeri de 22 kuruşa geriledi.

Özetle şirkette bitti, Ayşe teyze de bu şirketten mal alan bütün yatırımcılar da.

Kısacası, Ayşe teyzenin parası buhar oldu.

Borsada, Ran Lojistik gibi küçük yatırımcıları büyük zararlara uğratıp, borsaya küstüren çok sayıda şirket var.

Yeni halka arzlarla yenileri de gelecek.

SPK'nın, Benli 'yi manipülasyon suçlamasıyla mahkemeye sevk etmesi elbette ki doğru bir karar.

Ancak, biraz geç kalmış karar.

Atı alan Üsküdar'ı geçmiş, Ayşe teyze gibi binlerce küçük yatırımcı zarar uğradıktan sonra Benli'ye işlem yasağı getirilmesi pek anlam ifade etmiyor.

Hoca'nın dediği gibi, testi kırılmadan ceza vermek önemli.

Sonuç itibarıyla şirketin mali yapısını ve şirketin faaliyetlerini durdurma kararı alınacağını bilen patron doğal olarak elindeki hisseleri satar.

Fi tarihinde bir banka yöneticisi de bankayı yabancılar alıyor, almıyor, alıyor almıyor, alıyor almıyor diyerek yatırımcıların başını döndürmüş, borsadan çok büyük gelir elde etmişti.

Sanırım SPK banka yöneticisi hakkında suç duyurusunda bulunmuş.

Mahkeme yürütmeyi durdurma kararı vermiş.

SPK avukatları bu karara itiraz etmemişlerdi.

Küçük yatırımcıların davalarında kraldan çok kralcı olan ve beraat kararlarına dahi anında itiraz edip, hiç boş geçmeyen SPK avukatları yürütmeyi durdurma kararına nedendir bilinmez itiraz etmemişlerdi!

Borsada manipülasyonu yatırımcılar değil, patronlar yapar.

Üç-beş oyuncu da patronların manipülasyonuna yardımcı olur.

Ne yazıktır ki , manipülasyon davalarında patron yoktur.

İMKB'de patronun karışmadığı bir manipülatif işlem olması mümkün değildir.

Zira patrondan habersiz tahtada işlem yapan oyuncu için batma riski yüzde yüzdür.

Özün sözü, halka arzlar hızlansın, ancak bu arzlar küçük yatırımcıları soymak için olmasın

 

TOP